Peygamber Efendimiz (sav) zamanında bir olay anlatıldığında, bir şey anlatıldığında, o ayetin hayata yönelik, hayata uygulanan yönüne bakılır. Hayata uygulamamızı istiyor Allah ayeti. Hayata uyguladığımız yönünü ben açıklıyorum. Mesela “Ebu Leheb’in eli kurusun” diyor Cenabı Allah. Bu desek ki Ebu leheb’in elinin kuruması ile ilgili ayettir, Ebu Leheb’i anlatıyor. Bu tamam, birinci anlamı bu. Peki asıl gaye bu mu? Asıl gaye bizim buradan alacağımız ders ve bunun hayata uygulanmasıdır. Ben alacağımız ders ve hayata uygulamasını anlatıyorum. Yoksa zahir anlamı açık zaten. Mesela Peygamberimiz (sav)’e diyor ki Cenabı Allah, “Biz göğsünü yarıp genişletmedik mi?” Bu Peygamber Efendimiz (sav)in kalbinin ferahlaması, kalbinin rahatlaması ile ilgili bir ayet.
Tamam, bir tek anlamı bu mu bunun? Hayata yönelik bunun bir anlamı yok mu? Ahir zamana yönelik, bize yönelik, uygulamaya yönelik ve bizden sonraki olan hayata da yönelik bir anlamı yok mu? Var. İşte biz onu anlatıyoruz. O kısmı zaten açık. Bu Tefsirlerde anlatılıyor. İlk anlamı açıktır. Hayata uygulanmasının anlatılması çok önemlidir. Yani düz anlamı önemli olduğu gibi hayata uygulanması da çok önemlidir. Ben hayata uygulanan, pratiğe uygulan yönünü anlatıyorum.
Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'de ''2 Eylül 2011'' tarihindeki sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını http://www.a9.com.tr adresinden seyredebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder