25 Eylül 2011

Ehl-i Kitaba Şefkat


Ehli Kitap’a şefkat Peygamber Efendimiz(s.a.v.) zamanında, Peygamberimiz (sav)’in uyguladığı bir ahlaktı. Hristiyanlara ve Musevilere çok şefkatliydi, Peygamberimiz (s.a.v.). Osmanlı dönemi de öyle, Ehli Kitap’a karşı yoğun bir şefkat ve koruma tavrı içinde olunmuştur. Biz de Resulullah (sav)’e uyuyoruz, ecdadımıza uyuyoruz, aynı şekilde şefkatli bir yaklaşım içerisindeyiz. Yatıştırıcı bir yaklaşım içerisindeyiz. Savaş istemiyoruz, gerilim istemiyoruz. Herkesin huzur içinde, barış içinde, kardeşlik içinde yaşamasını istiyoruz. Gerek Filistinlilerin gerek İsrail’in bölgelerinde kardeşçe, dostça, arkadaşça zenginlik, bereket içerisinde yaşamlarını istiyoruz. Bir tek onların da değil. Hıristiyanların da, diğer insanların da hepsinin Allah’a kul olan bu insanların güzel yaşamasını istiyoruz. Ki böyle bir ortamda İslam gelişir. İslam’ın güzelliğini, İslam ahlakının yüceliğini böyle bir ortamda görebilirler. Savaş ortamında, kargaşa ortamında, gerilim ortamında insanların beyni adeta durur. Çok zordur ve Kuran bunu kabul etmiyor. İslam’da kan kabul edilmez. Hz. Mehdi (a.s.)’ın özelliği anti kan olmasıdır, Mehdiyy’ül dem olmasıdır, kanı durduran Mehdi olmasıdır. Mehdiyet devrinde olduğumuz için ne uyuyan kişi uyandırılacak, ne bir kişinin burnu kanayacak. Resulullah (sav)’in hadisi bunlar. Damla kan dahi akıtılmayacak. Biz Hz. Mehdi (as) talebesi olarak bunların peşindeyiz, inşaAllah. Asgari müşterekte anlaşma olur. Anlaşmazlıklar konuşarak çözülür. Kavgayla çözüleceğine anlaşarak, konuşarak çözülmesi en akılcı, en doğru olandır. Bir kaşık suda bazı yerlerde fırtına koparılıyor. İslam aleminin bir çok yerinde. İsrail’le olan bağlantımızda da, Ermenistan’la olan bağlantımızla da, diğer ülkelerle olan bağlantımızda da en akılcı, en barışçıl, en doğru yolu uygulamaya gayret edeceğiz inşaAllah.


Biz Musevilere de şefkat duyuyoruz, onların iyi olmasını istiyoruz. Bereket içinde, güzellik içinde bölgede huzur içinde yaşamalarını istiyoruz. Rahatça ibadetlerini yapsınlar. Rahatça ticaretlerini yapsınlar. Rahatça orada  güzellik içinde yaşasınlar. Aynı şekilde Filistinli kardeşlerimiz de, Filistinli çocuklar istediği gibi koşuştursunlar, gençler istedikleri gibi orada ibadetlerini yapsınlar, eğlensinler bütün bölge onların inşaAllah. Bu güzelliği sağlayacağız inşaAllah. Hapishaneler boşalacak, inşaAllah. Cinayet işleyenler, ağır yaralama yapanlar vs dışında hapiste adam kalmayacak, Peygamberimiz (sav)’in hadisi buHerkes huzur ve güven içinde, özgürlük içinde demokrasinin, özgürlüğün, güzelliğin tadını tam anlamıyla çıkaracak.  İslam’ın nefis ruhu, güzel ruhu, hoş ruhu gül kokusu gibi her tarafa yayılacak inşaAllah. Baş hahamı da, İçişleri Bakanını da bekliyoruz. İnşaAllah misafir olarak.Burada yine yatıştırıcı, barışı sağlayan, sevecen, güzelliği, dostluğu, arkadaşlığı hedefleyen bir çalışma içerisinde olacağız inşaAllah.


Ruslar hakikaten çok güzel insanlar, hakikaten terbiyeliler, mazlumlar. Onlarda bir Osmanlı ruhu var. hayrettir. Herkes bilir. Kültür yönünden olsun, görgü yönünden olsun, temizlik yönünden olsun, eğitim yönünden, her yönden güzeldirler. Fizik olarak da güzel insanlar maşaAllah. Onun için Türk İslam Birliği’nde Rusya çok önemli inşaAllah.
Türk Milleti necip bir millettir. Bir kavme, bir topluluğa, bir ırka karşı içlerinde öfkeleri olmaz. Bütün dünyayı sever benim milletim. Çok şekerdir, çok güzel huyludurlar, insancıl, misafirperverdirler. Ama tabii adaletin yerini bulması da çok önemlidir. Adaletle davranılması çok önemlidir. Adaletin oluşmasında da çok titiz davranılması gerekir. Fakat Musevi olan kardeşlerimiz özellikle Kral Mesih’in, Moşeyah’ın artık geldiğini görüyorlar. Başka bir zaman yok zaten. Onların tarihine göre de, onların Tevrat’ta ki açıklamalarına göre de başka vakit yok.Moşeyah için başka vakit yok. Moşeyah’ın geldiği görülüyor, Kral Mesih’in zamanındayız inşaAllah. En rahat edecekleri devre giriyoruz. Yani Beni İsrail Hz. Musa (as)’dan itibaren en rahat dönemlerini, en güzel dönemlerini Kral Mesih döneminde yaşayacaklar. Bir tek İsrail’de değil bütün bölgede özgür olacaklar. Ürdün’den tut Türkiye’ye kadar her yerde istedikleri gibi göğüslerini gere gere gezecekler. İstedikleri gibi ibadetlerini yapacaklar. Gözleri aydın olsun. Gönülleri rahat olsun. Bundan sonra savaş da yok. Toptan Beni İsrail’in yok edilmesi fikri bazı psikopatlarda var. Daha öncede söylemiştim ilimle, bilimle gök kubbeyi tepelerine çökertiriz. Hz. Musa (as)’ın evlatlarını toptan yok etme kafasına şiddetle karşıyız. Bu şeytanın talebi, şeytanı fikren yerin dibine geçiririz. Böyle bir şeye müsaade etmeyiz. Bu mümkün değil. Hz. İbrahim (as)’ın evlatları bizlere emanet.Hz. İsmail (as)’ın evlatları da bize emanet. Bütün Filistin, bütün o güzel topraklar, o kutsal topraklar barış yurdu olacak, inşaAllah. Orada damla kana müsaade etmeyiz. Şeytanı oradan kovacağız. Her yerden kovacağız, inşaAllah. Moşeyah’ın, Hz. Mehdi (as)’ın ayağının dibinde can verecek, şeytan, iblis. Bu hadiste belirtilen bir gerçektir, inşaAllah. Filistinli çocuklar Musevi çocuklar el ele koşuşturacaklar. Çocuk çığlıkları var ya, sevinç içinde bağıracaklar. Top oynayacaklar, eğlenecekler. Biz de sevinçle seyredeceğiz onların neşesini, sevincini, heyecanını o çocuksu tatlılıklarını seyredeceğiz. Filistinli gençler, İsrailli gençler birlikte şarkı söyleyecekler, sohbet edecekler. Güzel bir dünya kuracağız, inşaAllah. Bölge uçsuz bucaksız, gönülleri rahat olsun, kan döktürmeyiz. Allah’a güvensinler, Allah’ın sözüne güvensinler. Moşeyah’a bak 3 bin yıldan beri dua ediyorlar. Her gün  ağlayarak “Yarabbi bize Moşeyah’ı gönder” diye. Başka da vakit yok işte son devir. Onlara bin yıldır dünyanın ömrü, bize göre de bin yıldır. Yedi bin yıl bitti işte. 1400 ile 1500 arası hepsi bitiyor. Kral Mesih, Moşeyah İsrail’i şu an kucaklıyor, Filistin’i kucaklıyor, dünyayı kucaklıyor.Gönülleri huzur içinde olsun. İsa Mesih ve talebeleriyle görev yapıyor. Kral Mesih Moşeyah, Hz.Mehdi (a.s.) da talebeleriyle görev yapıyor. Hz. Hızır (as) her yerde, her yerde vazife halinde şu an. 10 yıla kadar huzurlu, istikametli, pozitif, olumlu, nezih bir dünya oluşacak, inşaAllah.Ekonomik kriz de bitiyor 2014’de ama Kuran aşkının yayılmasından olacak bu. Kuran’a sırtını dönene Allah yeri uygun görüyor, toprağı uygun görüyor ve azabı uygun görüyor Allah, acıyı uygun görüyor, krizi uygun görüyor. Kuran’ı sevene, Allah’ı sevene Allah bereketi, bolluğu, huzuru ve güveni veriyor. Şimdi o güzel devre doğru gidiyoruz inşaAllah.


Allah’a inananlar aynı konuda deccale karşı ittifak ediyorlar. Deccal ne? Allah’ın inkarı. Darwinizm’i, materyalizmi fikren yıkmada Museviler, Hıristiyanlar, Müslümanlar ittifak etti mi deccalin kör gözü patlamış olur, konu biter. Kardeşçe, arkadaşça, dostça güzel bir faaliyet içinde olacağız inşaAllah. Allah’ın birliği konusunda, varlığı konusunda. Tabii ki dinlerimiz ayrı. Ama dünya kardeşiyiz. Museviler kendi aralarındakine din kardeşliği derler. Müslümanlar da din kardeşi denir. Ama dünya kardeşi olarak Allah’sızlığa, kitapsızlığa karşı birlikte mücadele, ittifaka mecburuz. Allah’a inananlar birbirine düşerse bundan deccal istifade eder. Buna müsaade etmeyiz. Deccalin kör gözünü etkisiz hale getireceğiz, inşaAllah. Mesela bak kardeşlerimizin üslupları da çok güzel. Onların yüzünde nur görmeleri çok güzel. Hz. İbrahim (as)’ın evlatlarının kalbinde İnşaAllah derin bir Allah sevgisi var. Allah’ı çok seviyorlar. Allah’ı sevdikleri için biz de onları çok seviyoruz. Bütün Peygamberleri seviyorlar. Dua ediyoruz İnşaAllah, Muhammedi olurlar. Dinde zorlama yoktur. Ayet açıktır. Kuran’ın hükmü açıktır. Yani bu Allah’ın hükmü kıyamete kadar geçerlidir. Hiçbir din mensubu, hiçbir şekilde başka bir dine geçmeye zorlanamaz. Tavsiyede bulunabilirsin. Anlatabilirsin ama “takdir senin” dersin. Zorladın mı Kuran’a savaş açmış olursun. Allah’ın hükmüne savaş açmış olursun. Dinde zorlama olmaz. Çünkü din aşkla, sevgiyle, gönülle olan bir güzelliktir.Zorlama oldu mu ne olur? Münafık olur. Allah esirgesin. Bazı akılsızlar zorla insanları Müslüman yapmaya kalkıyorlar. Bu haram olur. Çünkü adamı münafık yapmış oluyorsun. Kuran’ın hükmüne aykırı hareket etmiş oluyorsun. Severek ve aşkla olması lazım.



Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'de ''14 Eylül 2011'' tarihindeki sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını http://www.a9.com.tr  adresinden seyredebilirsiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder