09 Ekim 2011

Kuran Tefsiri


Zelzele Suresi

 “Yer, o şiddetli sarsıntısıyla sarsıldığı, Yer, ağırlıklarını dışa atıp-çıkardığı,
Mağma, ağırlık nedir? Demir ağırdır, değil mi? Ağır olduğu için dünyanın çekirdeği erimiş demirden oluşuyor. Biliyorsunuz değil mi? Mağma su gibi erimiş. Bakın ayete dikkat edin. 

Yer, ağırlıklarını dışa atıp-çıkardığı” Demir, erimiş demir. Çekirdek demirden oluşuyor.

Ve insan: "Buna ne oluyor?" dediği zaman; O gün (yer), haberlerini anlatacaktır. Çünkü senin Rabbin, ona vahyetmiştir. O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilsin diye, bölük bölük fırlayıp-çıkarlar. Artık kim zerre ağırlığınca hayır işlerse, onu görür. Artık kim zerre ağırlığınca bir şer (kötülük) işlerse, onu görür.
99. Sure, Ahir zamana bakıyor. Özellikle ahir zamandaki bir zelzeleye bakıyor. İstanbul’da olan zelzeleye bakıyor. Mehdiyet devrindeki zelzeleye bakıyor. 1999’da olan zelzeleye işaret var, inşaAllah. Çünkü ebcedi de yine 1999’u veriyor. O yönden çok manidar bakın. Hem ebcedi 1999’u veriyor. 99. Sure. Ahir zamana bakması yönünden.

Ve insan: "Buna ne oluyor?" dediği zaman;
Deprem olduğunda, insanlar “Ne oluyor?” derler. İlk söylenen şey budur.  Herkes bilir. “Ne oluyor? “ Yani kamyon mu geçiyor? Ev mi yılıyor? Ne oluyor yani?” Anlayamazlar. Bir anda hemen deprem olduğu anlaşılmaz.

O gün (yer), haberlerini anlatacaktır.
Televizyonlarda, radyolarda deprem haberleri her yerde duyulmuş oldu. “Haberlerini anlatacaktır” diyor.

“Çünkü senin Rabbin, ona vahyetmiştir. O gün insanlar, amelleri kendilerine gösterilsin diye, bölük bölük fırlayıp-çıkarlar.
Herkes evinden fırlayıp, dışarı çıktılar. Deprem başlayınca.

“Artık kim zerre ağırlığınca hayır işlerse, onu görür” 7.ayet
“Artık kim zerre ağırlığınca bir şer (kötülük) işlerse, onu görür.” 8.ayet
“Artık, Artık”, “artık kim zerre ağırlığınca”, “artık kim zerre ağırlığınca” 7 ve 8’de bir tekrar var. 7,8 ve 7 ve 8. 7,8. Bakın depremin derecesine kadar işaret edilmiş oluyor ayette, inşaAllah. Çok fazla daha işaret var. Fakat ben şimdilik bu kadarıyla yetiniyorum. 


Kehf Suresi 40. Ayet

"Belki Rabbim senin bağından daha hayırlısını bana verir, (seninkinin) üstüne gökten 'yakıp-yıkan bir afet' gönderir de kaygan bir toprak kesilir."
Müslümanlar Allah taraftarları, Hz. Mehdi (as) taraftarları deccaliyetin imkanlarını ele geçirmiş olacaklar Allah’ın dilemesiyle inşaAllah. “Onun üstüne gökten Allah’ın kudret eliyle yakıp yıkan bir afet” yani onları yerle bir eden durum olacak inşaAllah. “kaygan bir toprak kesilir.” Ahir zamanda toprağın kalitesi bozuluyor deccaliyetin etkisiyle, bu bir afet, bir bela olarak ahir zamanda kendini gösteriyor. Ona da dikkat çekmiş oluyor. “Daha hayırlısı” her şeyin hayırlısı var daha hayırlısı “bana verir” diyor inşaAllah. “Gökten yakıp yıkan bir afet gönderir” Şimdi savaşlar gökten geliyor değil mi? Yakıp yıkan afet olmuş oluyor roketler, havadan bombardıman. Ona da işaret etmiş oluyor inşaAllah.



Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın, "2 Ekim 2011" tarihinde A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını http://www.a9.com.tr  adresinden seyredebilirsiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder