“Ribayı,” yani faizi, “alışverişle karıştırdıkları zaman, rüşveti hediyeyle karıştırdıkları zaman, zekatla ticaret yollarını aradıkları zaman,” yani zekatı işçilerine verirler veyahut muvazaada bulunurlar, “insanlar sapıklaştıkları zaman, onları Doğu’dan çıkacak, isyanları sebebiyle kimisini maymun şekline sokacak…” Dünyada komünizmin çıkış yeri Rusya oldu, dünyanın doğusu. “…kimisini maymun şekline sokacak,” Darwinizmin en önemli iddiası, insanların maymun olduğu iddiası, maymundan geldiğini iddia etmesi, “insanların maymun şekline sokacak, kimini de yerin dibine batıracak…” O devirde I. Dünya Harbi çıktı, II. Dünya Harbi çıktı; insanlar yerin dibine battılar bombardıman sonucunda. Toprağın altında kaldılar, binaların altında kaldılar. “…batıracak olan kızıl bir rüzgarla müjdele.” Komünizmin sembolü kızıl renk, değil mi? Kızıl Çin deniyor mesela. Çin, daha önce Çin diye söyleniyordu ama komünist olunca, Kızıl Çin. Rusya’da da kızıl renk devletin rengiydi, komünizmin rengiydi; komünizmi belirleyen, devleti belirleyen bir renk. Kızıllar denirdi, kızıl komünistler. Bak, “…kızıl bir rüzgarla müjdele.
” Yani, “böyle bir belayla müjdele” diyor Peygamberimiz (s.a.v). “Ve” diyor, devam ediyor,”ganimet yalnızca zenginler arasında dolaşan sermaye birikimini iktiza ettiği zaman,” çok manidar; yani kapitalizmin en çok azgınlaştığı zaman, sermayenin tekelleştiği zaman, temerküz ettiği zaman; “bu dönemde” diyor, ne olacakmış? “İnsanların bir kısmı maymun şekline girecek” diyor.“Kendini maymun iktiza edecek.”Yani Darwinizme inanacaklar. “Kimi yerin dibine batacak.” Bunun sonucunda savaş çıkacak, yerin dibine batacaklar bombardıman sonucunda. “Bunlara sebep olacak kızıl bir rüzgarla müjdele.” Çünkü bir rüzgar gibi bütün dünyayı sardı komünizm. Bir veba şeklinde kızıl bir rüzgar, kızıl komünizm; yani kızılların hakimiyetine Cenab-ı Allah, Resululah (s.a.v) kanalıyla dikkat çekiyor. Tirmizi Ebu Hureyre’den naklediyor. Sahih hadis.
“Kıyamet yaklaştığı zaman” diyor, Hz. Mehdi (a.s) devrinde, Hz. Mehdi (a.s)’ın çıkışından önce, “kişi köpek yavrusunu yetiştirecek ve bu işi kendi öz çocuğunu yetiştirmekten ona daha iyi gelecek.” Yani çocuğa saygı duymuyor ama köpeğe çok daha titiz oluyor. Veterinere götürüyor, besliyor ama sokakta adamlar sürünüyor, insanlar perişan şekilde, onlarla ilgilenmeyecek. Ama bir köpek için yurt dışından mama getirtiyor, ona ağlıyor, üzülüyor. “Aman üşümesin” diyor. “Çocuğundan daha titiz olacak” diyor. Tabii ki insanlar köpeğe sevgi gösterecek, şefkat gösterecek ama “çocuğuna sevgi göstermeyip ona gösterecek” diyor hadiste.
“Büyüğe saygı, küçüğe merhamet kalkacak.”
“Canavar ruhlu insanlar, koyun kılığına girecekler.” Hiç fark edilmiyor. Mesela canavar ruhlu, çok azgın, Müslümanları katletmeyi istiyor, Müslümanları kendince koyun gibi doğrayacağını düşünüyor yahut pırasa gibi doğrayacağını düşünüyor. Muazzam katliam düşüncesi var. Ama kendini koyun gibi gösteriyor. Ama canavar. Sarık da takıyor gerekirse, cüppe de giyiyor, sakal da bırakıyor. Sen zannediyorsun ki merhametli, şefkatli, makul bir Müslüman. Halbuki katliam yanlısı. Hem Müslümanları katletmenin peşinde, yani kendi çevresindeki Müslümanları, hem de başka mezhepteki Müslümanları hem de Hıristiyanları, hem de Musevileri. Dolayısıyla büyük bir katliamın tasarlayıcısı, planlayıcısı, azmettiricisi konumunda oluyorlar. Hadis buna dikkat çekmiş.
Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder