Hz Ayşe (r.a) anlatıyor;“Resulullah (s.a.v) cemaatin huzuruna çıkacağı zaman saçlarını sakallarını tarardı. ‘Ya Resulullah (s.a.v), niye böyle yapıyorsun?’ derdim, ‘Allah kullarından kardeşinin yanına çıkarken güzelleşenleri sever’ buyurdu” diyor. Güzelleşiyor Resulullah (s.a.v); kıyafet, saç bakımı, böyle mükemmel çıkıyor. “Gecenin sonu da olsa güzel bir koku sürünür öyle çıkardı.” Muhakkak sahabenin yanına, kardeşlerinin yanına çıkarken mis gibi güzel gül kokusu sürüp onunla çıkıyor. Resulullah (s.a.v) bizzat kendi yetiştiriyor zaten gülü, ondan gül yağı elde ediliyor.
Resulullah (s.a.v) de onu kullanıyor. Ama cayır cayır gül kokusu böyle, “yüz metreden, yüz elli metreden duyardık” diyor sahabe. “Ta yolun en başından gelirdi mis gibi gül kokusu” diyor. “Resulullah (s.a.v)’in bir sürme tası vardı. Uymadan önce her iki gözüne de sürme çekerdi.” Simsiyah böyle güzel. Zaten kirpikleri uzun. Resulullah (s.a.v) derince sürme çekiyor. “Başını sidr ile yıkar, hafif kokulu misk sürünürdü.” Ağır koku kullanmıyor. Başına da hafif misk sürüyor, misk kokuyor saçı da. Zeytinyağıyla misk karıştırılıyor.
Pırıl pırıl, briyantin gibi parlıyor. Zeytinyağı sürüyor saçlarına Peygamberimiz (s.a.v). Az miktarda zeytinyağını miskle karışık. Cayır cayır parlıyor saçları. Ketem ve kınayla da boyuyor, inşaAllah. Sünnettir, sünnet-i Resulullah’tır, inşaAllah. Ama şu an yeni olarak kullanılan, saça sürülen yeni kimyasal bir madde var; vücudun doğal olarak kendi saç rengini vermesini sağlıyor. Yani saç eski sistemine dönüyor, kendi sistemine dönüyor. Doğal olarak saçın hangi renkse, mesela siyahsa siyahı üretmeye başlıyor. Bu da güzel bir yöntem ama Resulullah (s.a.v)’in yöntemini uygulamak daha iyi diye düşünüyorum ben, inşaAllah. Ama ahir zaman harikalar zamanı. Bir de böyle bir gelişme de var.
Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın, "10 Eylül 2012" tarihinde A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder