Dünya Mehdiyet’e teslim olmazsa, dünyada bir ruhsuzluk, bir huzursuzluk, bitkinlik, ufuk daralması, güçsüzlük yayılmaya devam edecek. Bu şevksizliğin, bu heyecansızlığın, bu sanat ruhundan, şevk ruhundan uzak olmanın neticesi de ekonomik kriz şeklinde kendini gösteriyor ve daha da gösterecektir. Maneviyattan uzak, Allah sevgisinden uzak sistemde insanların beyni felç olur. Dolayısıyla o ekonomiye de yansıyor.
İnsanlarda şevk kalmadı, heyecan kalmadı, azim kalmadı. Hiçbir sanat eseri meydana getiremiyorlar. Ne sinemada, ne tiyatroda, ne resimde, ne heykelde artık sanat eseri oluşmuyor. İlimde de durağanlık meydana geldi. İnsanların şevkleri bitti, heyecanı bitti. Yaratıcı güçleri, yani telif güçleri de kalmadı. Allah onlardaki yaratıcı gücü de ortadan kaldırdı.
Tek çözüm; Mehdiyet’e aşkla, şevkle bağlanıp İtthad-ı İslam’ı oluşturmaktır. O zaman dünyaya bir bereket, sevinç, neşe, heyecan gelecektir. Dünyanın bütün şekli şemaili değişir. Dünyanın üzerine örtülen bu ölüm perdesi, bu ızdırap perdesi, durgunluk perdesi süratle kalkar. Bütün dünyada bunun farkında. “Bunu çözmek için ne yapsak acaba?” diyorlar, “savaşsak mı acaba?” diyorlar. Savaşırsan daha da mahvolursun, daha da batarsın. Yapacağın Mehdiyet’e, yani Allah’a teslim olmaktır. Her şeyin başında o. Onun dışında bir kurtuluş yok.
Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın, "10 Temmuz 2012" tarihinde A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder