Yine Mehdiyet’e yönelik bir şey vardır. Dünya başıboş değil. Yine Hz. İsa Mesih (a.s)’ın talebelerine yönelik bir şey vardır. Hz. Hızır (a.s)’ın hoşlanmadığı bir şeyler olmuştur. Allah’a iltica etmek lazım. Allah’a bağlılığı, Allah’tan korkuyu, Allah’a sevgiyi çok arttırmak lazım. Allah’ın hatırlatmaları bunlar. Mesela geçenlerde bir deprem oldu, İstanbul’da, fay hattı üstünde değil. Açıklayamadılar, neden olduğunu çıkaramadılar. Bence, o gün yine mühim bir şey oldu. Yer ve gök mutlaka işaret verir bu tip şeylerde. Bunu Risale-i Nur’da Bediüzzaman da söylüyor. Yer mutlaka bir işaret verir. Ama insanlar olayı bilmezler. Gökte bazen işaret verir. Bir olay olmuştur, ona Cenab-ı Allah, Müslümanların kalbine şifa olsun, onlara bir manevi işaret olsun, diye bir şey meydana getirir. Kuran’da bunu ifade eden çok ayet vardır, hadislerde çok açıklama vardır, Risale-i Nur’da da çok açıklama vardır. Ama tabii Allah, can kaybı olan depremlerden bizleri korusun. İstanbul’da can kaybı olacak şekilde deprem olmasın. Hz. Mehdi (a.s)’ın varlığından dolayı. Hz. Mehdi (a.s) olmasaydı, kıyamet kopacaktı.
Bakın Hz. Mehdi (a.s)’ın olduğu yerde olmaz. Ben bunu söylemeden evvel, her gün İstanbul’da deprem olacak diye faaliyet yapılıyordu. Biliyorsunuz, binalar ona göre hazırlanıyordu, hocalar toplanıyor, profesörler konuşuyor, şu yılda olur, şu yılda olabilir, en sonunda gerilete, gerilete, gerilete ta 2070 yıllarına kadar geriye götürdüler, neredeyse. Kaynağı kim biliyor musunuz? Sadece benim. Onların bilimsel kaynağına göre, her an olması gerekiyor, bilimsel açıdan. Çünkü fay hattında, kırılma noktası tamam, işte şu tamam, bu tamam. Normalde olması gerekiyor. Enerji birikmesi var, şu var, bu var, hepsi var. Kıyamet kopacak büyük deprem olacak diyorlardı, hep ittifakla, rahmetli depremci dede dahil. Yok, ben olmayacak dedim. Çünkü Hz. Mehdi (a.s) var İstanbul’da olamayacak dedim. Ve olmuyor ve olmayacak, inşaAllah. Bu bir harikadır, bir mucizedir. Fakat bunu düşünmek dahi istemiyorlar. Harikulade olduğu için düşünmek dahi istemiyorlar. Düşünmesen de, Allah sana zorla düşündürür.
Depremlerde ölenler şehit olurlar. Şehitlik yüce bir makamdır. Yaralanan gazi hükmündedir. Malı gideninde zekat hükmündedir. Cenab-ı Allah, buna böyle bir hüküm vermiş. Cenab-ı Allah’ın bir lütfu, keremi.
Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder