19 Nisan 2013

Darwininzme İyi Ki Zamanında El Attık,Elhamdülillah !


Darwinizme, iyi ki zamanında el attık, elhamdülillah. Yani Türkiye’nin böyle bir çizgiye geleceğini insanlar o kadar hesap etmiyordu ama biz bu tehlikeyi ta yıllar öncesinde gördük. Birde entel takımı, Kürt kardeşlerimizden nefret ediyorlar. Güneydoğu’dan da rahatsızlar. Yani orayı çok ilkel bir ortam olarak görüyorlar, insanlarını da haşa ilkel olarak görüyorlar, onun için “aman aman ayrılıp gitsinler, gözümüz görmesin, biz Avrupa Birliğine gireceğiz, onlarla görünmek istemiyoruz” gibi bir kafadalar. Yani onlar viskilerini yudumlarken, böyle daha entel, dantel bir ortam olsun, böyle ılık ılık meltem rüzgarları essin, boğazı seyrederlerken falan. Yani Güneydoğulu bir kardeşimizin yüzünü dahi görmek istemiyor adam. Hepsini gönderelim gitsin kafasındalar. Bu ahlaksızlara Güneydoğulu kardeşlerimiz de prim vermesinler.

Onlar Bediüzzaman’ın evlatları, ellerinden, yüzlerinden nur akan, tertemiz mübarek, muhterem, müberra Müslümanlar. Onların nursuz yüzüne, onlar, nurlarıyla ışık versinler. Madem onları istemiyorlar, onlar aksine “asıl siz kendinizi düzeltin, biz bu Milletin bir ferdiyiz, asla ayrılmayız” diye bir üslup kullansınlar. Hakarettir kardeşlerimizin gitmesini istemeleri, çok büyük bir hakarettir. Sırf entellikleri keyifleri kaçacak diye, o nur gibi kardeşlerimizi, var ya, yerli filmlerde olur bazen; mesela zengin bir aileye bir hizmetçi gelir, köyden gelir, utanır, göstermek istemez. Bu entel dantel takımının da bir kısmı, Güneydoğulu kardeşlerimizi sureti katiyete istemiyorlar. Ve birlik ve bütünlüğü isteyene de hayret ediyor adam. “Ne güzel gitsinler, daha ne istiyorsun?” diyor. “Hem kurtulmuş olursun, hem rahat edersin, hem ekonomiye katkı” diyor. Bunlar bu nursuz ağzına, bu kirli ağzına kardeşlerimiz o nurlu yüzleriyle, o nurani sözleriyle, ağızlarından Kuran akan güzel üsluplarıyla cevap versinler.

Birlik ve bütünlüğü ısrarla söylesinler. Ne federasyon, ne eyalet, ne şu, ne bu, hiç bir şey kabul etmesinler. Hepsinin arkasında bir anormallik var. Söz ne kadar kibar olursa olsun, kabul etmesinler. Federasyon, çok kibar gibi görünüyor. Sakın ha! Net bölünmedir. Eyalet, net bölünmedir. Sakın! “ Ne olacak” diyor “Amerika’da eyalet.” Ya kardeşim sen Amerika mısın? Amerika’nın gücüne bak, senin gücüne bak. Amerika bütün dünyanın her tarafında üstleri var. İran’ın bütün etrafını çepeçevre sarmış. Yani her tarafı üst dolu. Bir tane, iki tane, on tane, yirmi tane, otuz tane değil. Üst dediğin yani ucu bucağı yok, içinde nükleer başlıklı uçaklar, hepsi var. Yani nükleer silahlar bulunan roketler, her şeyi var adamın. Bütün Asya’yı kaplamış adam, her yerde. Yani dünyada ki üstlerinin bir haritasını çıkarsak, ucu bucağı yok. Ve dünyanın en büyük nükleer gücü. Adam eyalette yapar, köye de ayırır, kasaba da ayırır. Ne alaka sen onunla kendini kıyaslıyorsun? Ve orada, Amerika’da komünist tehlike yok. Bunlar komünist, dinsiz, imansız adamlar. Çok büyük bir tehlike.


Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın  A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını  bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder