30 Haziran 2012

Sayın Adnan Oktar'ın Udi Lion ile sohbeti!



UDİ LİON: Sayın Adnan Oktar’ın İsrail’deki Musevilere karşı bu güzel yaklaşımı çok şaşırtıcı buluyorum. Bu konuda bir açıklama rica ediyorum.

ADNAN OKTAR: Sizler Hz. İbrahim (a.s)’ın evlatlarısınız, Hz. Musa (a.s)’ın evlatlarısınız; Hz. Yusuf (a.s)’ın, Hz İshak (a.s)’ın, mübarek peygamberlerimizin evlatlarısınız. Peygamber soyusunuz. Allah kaderde sizin orda olmanızı takdir etmiş. Üç bin yıldan beri Hz. Musa (a.s)’a sadakat gösteriyorsunuz. Onca çileler çektiniz, onca acılar çektiniz, maşaAllah dininizden dönmediniz, Allah’a bağlılığınızdan dönmediniz, Hz. Musa (a.s)’a, Hz İbrahim (a.s)’a, Hz İshak (a.s)a, Hz Yakup (a.s)’a sadakatinizden dönmediniz. Biz de bu nedenlerle sizi seviyoruz, değer veriyoruz, önemli görüyoruz. İnşaAllah son zamanlarındayız Hz. Mesih’in-Moşiyah’ın çıkacağı dönemdeyiz. Allah bu vakte kadar sizleri birlik beraberlik içinde yaşattı.


 Şimdi Allah’ın vadettiği döneme geldik işte, rahat edeceğiniz ve huzur içinde yaşayacağınız döneme geldik. Allah size Moşiyah’ı nasip etti. Devlet de oldunuz. Hz. Mesih’in çıkış alametidir İsrail’le devlet kurulması. Hz. Mesih’in hürmetine inşaAllah, Allah o devleti kurdu ve Hz. Mesih’in hürmetine Allah sizleri orada koruyor, kolluyor. Ama şimdi o sınırlar da kalkacak; bereket, bolluk, güzellik, iyilik içerisinde yaşayacaksınız o bölgede. Mehdi’nin devrindesiniz-Kral Mesih’in; Resulullah (s.a.v)’ın de müjdelediği, Tevrat’ta da üç bin yıl önce müjdelenen Hz. Mehdi’nin devrindesiniz. Aklın, bilimin, sanatın, estetiğin, güzelliğin, demokrasinin hakim olduğu; düşmanlığın, kavganın, kinin kalktığı çok güzel Altın Çağ’a girmiş bulunuyoruz, Allah mübarek etsin.

UDİ LİON: Bunları duymak çok çok güzel. Bildiğiniz gibi İsrail’de bazı Müslümanlar bu ülkede hakim konumda olmak istiyorlar ama tabii bu bizim görüşümüze, kutsal toprakların amacına uygun değil. Sayın Oktar bu konuda ne düşünüyor?

ADNAN OKTAR: Bu kargaşa, bu anlaşmazlık Kral Mesih’e, Museviler tam tabi oluncaya kadar devam edecek, bunu Tevrat’ta görüyoruz, kutsal metinlerde görüyoruz, hadislere görüyoruz. Musevilerin ve Müslümanların yapacağı da; Hz. Mehdi’de yani Moşiyah’ta ittifaktır. Onun dışında hiçbir şekilde ne bir anlaşma olur, ne huzur olur, ne güven olur, ne de bu tedirginlik ve kargaşa son bulur. Sürekli huzursuzluk, sürekli bir korku hali, sürekli bir gerginlik teyakkuz devam edecektir. Ama Moşiyah’ın-Hz. Mehdi (a.s)’ın çıkışıyla, Hz. Süleyman (a.s)’ın mescidi yeniden yapılacaktır; sınırlar kalkacaktır; İsrail Ürdün’e, Mısır’a, Türkiye’nin içlerine kadar ta Diyarbakır’a, Mardin’e, Urfa’ya kadar bütün kutsal topraklarda her yerde, huzur ve bereket içinde yaşayacaklardır. Her Musevi’nin yapacağı Allah’tan bir an önce Moşiyah’ı göstermesini, Moşiyah’a tabi olmayı istemeleridir.


Bunun dışında Allah rahatlık vermeyeceğini, Allah Tevrat’ta gösteriyor. Gerçek bir Musevi’nin Moşiyah’a yani Hz. Mehdi (a.s)’a tabi olması şart, farz. Müslümanlar için de aynı şekilde, Hz. Mehdi (a.s)’a tabiyet ve H. Mehdi (a.s)’ı aramak şart. Bunun dışında yol ararsa Müslümanlar da yol aradığında sürünüyorlar, ızdırap çekiyorlar, acı çekiyorlar, kan dökülüyor; Museviler de ızdırap içerisinde ezilerek yaşıyorlar. Onun için Tevrat’ın sözünü dinleyelim, Peygamberimiz (s.a.v.)’in sözünü dinleyelim, Hz. Mehdi (a.s)’ı tabi olalım, Hz. Mehdi (a.s)’ı arayalım, Hz. Mehdi (a.s)’ı bulalım. Allah Moşiyah’ı gönderdi, vakit tamam 2012’dir Tevrat’taki işaret budur, 2012 tarihidir. Musevi kaynaklarında tarih 2012’nin üstünde değil. Vakit gelmiştir. Biz Mehdi ile Moşiyah ile halletmeyiz; kafayla, aklımızla, siyaset bilimiyle hallederiz derlerse, bu acı ve ızdırap devam eder.

UDİ LİON: Ben de Sayın Oktar gibi düşünüyorum. Bu çok ilginç, çünkü ben İsrail televizyonunda çalışıyorum, senelerdir böyle bir mesajı buradaki arkadaşlarıma iletmeye çalışıyorum, hatta dindar olan arkadaşlarıma Allah’ın mesajını onlara iletmeye çalışıyorum ama çok olumlu bir tepkiyle karşılaşamadım. O yüzden Sayın Oktar’ı televizyonda bu mesajı verirken görmek çok güzel, çok ilgimi çekti.

ADNAN OKTAR: MaşaAllah, bu bir gerçek. Çünkü dünya Allah’ın, İsrail Allah’ın, bütün bölge Allah’ın. Bizim rahat yaşamamız için, güzel yaşamamız için, ahirette de güzel yaşamamız için, Allah’la birebir bağlantı içinde olmamız gerekiyor. Allah’ı çok sevmemiz, bütün kalbimizle ona bağlanmamız gerekiyor. Ve gönderdiği Mesih’ine de derin bir saygı, derin bir sevgi duyarak, bağlanmamız gerekiyor.



Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın, "5 Haziran 2012tarihinde A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını  bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder