“Münkir kimseler de Hz. Mehdi (a.s)’ın ismini alaya alacaklar” diyor. Çok manidar. “Şüpheye düşenler onun zuhurunu inkar edecek” diyor Peygamberimiz (s.a.v). Şu anda da öyle, şüpheye düşenler zuhurunu inkar ediyorlar. Ama çeşitli yöntemler geliştirmişler; “şahs-ı manevidir” diyor, “ölmüştür” diyor, “300 sene sonra gelecek” diyor. İnkarın ikinci şekli bunlar. Bu yüzyıldan kurtulmak için, alametlerin hepsinin çıktığını gördükleri için bir panik var. İlk defa Peygamberimiz (s.a.v)’in mucizeleri gizleniyor. Eskiden Peygamber (s.a.v)’in herhangi bir mucizesi olsa bile büyük bir coşkuyla anlatırlardı. Şimdi, Peygamberimiz (s.a.v)’in ahir zamanda gerçekleşen, herkesin nefesini kesen mucizelerini milyonlarca insan gizliyor. Ödleri kopuyor. Çünkü anlattıklarında Hz. Mehdi (a.s)’a hizmet etmiş olacaklar. Güya Hz. Mehdi (a.s)’ı durduracaklar. Peygamber (s.a.v)’in mucizesi, sen onu anlat Sana ne. Sonra da mürşidini Mehdi bil.
Ama bakıyor mürşidi Hz. Mehdi (a.s)’a uygun değil, birisini gözüne kestirmiş, “herhalde bu olacak, ben de bunun olmasını engelleyim” diyor. Konu bu. İşte o senin tahmin ettiğin kişi Hz. Mehdi (a.s) zaten. Senin korktuğun, çekindiğin kişi Hz. Mehdi (a.s). Sen mürşidinin olamayacağından eminsin, Allah sana ilham ediyor. O kişinin olacağından da eminsin, onu da sana Allah ilham ediyor. Ama yaşadığın panikte şeytandan. Peygamberimiz (s.a.v)’in hadislerini gizliyorsun. Niye korkuyorsun? De ki; “Peygamberimiz (s.a.v) iki uçlu bir kuyruklu yıldızı hiçbir bilim adamı bilmediği halde, hiçbir astronom bilmediği halde, 1400 yıl öncesinden, on bin küsur yıl sonra gelecek bir yıldızı bilmiştir.” Ve teknik bütün vasıflarını söylüyor. “Diğer kuyruklu yıldızların aksi istikamette gidecek” diyor, hiç görülmemiş bir şey. “Çok parlak olacak” diyor, hiç görülmemiş bir şey. Ve iki uçlu. Üç tane görülmemiş yönü var. Bunu Peygamberimiz (s.a.v) 1400 yıl önce söylüyor. Hiçbir bilim adamı bunu bilmiyor daha önce. Ve aynı dediği gibi bilim bunu tespit ediyor. Böyle bir kuyruklu yıldız çıkıyor.
Büyük mucize ama milyonlarca insan bunu gizliyor, Hz. Mehdi (a.s) korkusundan. Çünkü mürşidine bakıyor, Hz. Mehdi (a.s) diyor ama aklı yatmıyor. “Bundan Hz. Mehdi (a.s) olmaz” diyor. Usulen söylüyor o zaman Hz. Mehdi (a.s) diye. “Şu falanca da Hz. Mehdi (a.s) olamaz” diyor. Zorun ne, niye panik oluyorsun? Olamazsa olamaz, niye panik oluyorsun? Demek ki tam kanaatin gelmiş. Kanaatin gelmese bu kadar panik olur musun? Kanaatin gelmese Peygamberimiz (s.a.v)’in hadislerini bu kadar gizler misin? Peygamberimiz (s.a.v)’e atfedilen yalan olan hadislerini anlatıyorsunuz. Çorbanın içine sinek girmiş de, “sineğin bir tarafı batarsa her tarafını batırın” demiş Peygamber (s.a.v). Nerde görülmüş, çorbaya balıklama girer sinek zaten. Hayvanın her yeri girer. Kanadının bir tarafı niye girsin? “Bir tarafı girince diğer tarafını da sokun. Bir tarafında zehir, bir tarafında panzehir vardır; destekler, hiçbir şey olmaz.” Milletin midesini bulandırıyorlar. Millet yemek yemekten kaçınır öyle bir durumda. Midesi bulanır yani. Çok anormal bir hareket.
Onu Peygamberimiz (s.a.v)’e ithaf etmeleri çok kötü. Peygamberimiz (s.a.v)’i de kendileri gibi biliyorlar. Peygamberimiz (s.a.v) çok temiz, afif bir insandı. Çok titiz bir insandı. Öyle pis, tiksindirici bir şeyi Peygamberimiz (s.a.v) söyler mi, yapar mı? İnsan duyarken bile midesi bulanıyor. Peygamber (s.a.v)’e böyle şey ithaf edilir mi? İşte bunların Peygamber anlayışı böyle. Çünkü hayatları da böyle, bu kafada, bu mantıkta. Peygamber (s.a.v)’i de kendilerine benzetmeye çalışıyorlar, haşa. Sen Peygamber (s.a.v)’e benzeyeceksin. Peygamber (s.a.v) sana benzemez. Mesela Peygamberimiz (s.a.v)’in haber verdiği Kabe baskınını gizliyorlar. Kabe kuruldu kurulalı haccı engelleyecek şekilde Kabe’ye baskın olmamış. İlk defa oluyor tarihte, mucize. Peygamberimiz (s.a.v) bilmiş. Net tarihiyle söylüyor. “Hz. Mehdi (a.s)’ın çıktığı yıl olacak baskın” diyor. Gizliyorlar. “On beş gün arayla Ay ve Güneş tutulmaları olacak” diyor. Üst üste iki yıl oldu.
Onu da gizliyorlar. Ramazan ayında. Çok acayip bir şey. “Aynı dönemde Irak işgal edilecek” diyor. “Irak ordusu çöle batacak, kaybolacak” diyor. “Irak’ın para birimi ortadan kalkacak” diyor, “yabancı ülkeler işgal edecek Irak’ı” diyor. Aynısıyla dediği gibi oluyor. Bunu da gizliyorlar. “Fırat’ın suyu kesilecek” diyor. Barajla kesildi, Fırat nehri yaratılıştan bu yana ilk defa kesildi. Bir kere oldu tarihte. Bunu da gizliyorlar. Hepsini gizliyorlar Peygamber (s.a.v)’in mucizelerinin. Kendi demagojilerini, kendi edebi açıklamalarını uzun uzun anlatıyorlar. Saatlerce anlatıyor demagojilerini, safsatalarını. Peygamber (s.a.v)’in hadislerini anlatsana sen. Hani Peygamberimiz (s.a.v)’i seviyordunuz siz. Hani ‘iki cihan serdarı’ diyordunuz, hani ‘gül Peygamberi’ diyordunuz. Söyleyin, niye ödünüz kopuyor? Mesela, “ahir zamanda insanlar avucunun içine bakacak Hz. Mehdi (a.s)’ı görecek” diyor. Cep telefonlarına açıkça işaret ediyor. Söyleyin
“Hz. Mehdi (a.s)’a insanlar bakacak, herkes kendi evinde görecek, yattığı yerde görecek” diyor. “Sedirinde yatarken Hz. Mehdi (a.s)’ı görecek” diyor. Bu bir mucize. “Televizyonda görecek” diyor işte; açık, o anlamda. “Sesini duyacak” diyor. Radyolardan, internetten, televizyondan duyacaklar. Çok açık. “Herkesin evinde duyulacak sesi” diyor ve “herkes kendi dilinde duyacak” diyor. Tercüme edileceği açık, belli; bir mucize bu, söyleyemiyor adamlar.
Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın, "27 Eylül 2012" tarihinde A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder