24 Kasım 2012

Din Neden Var ?


ADNAN OKTAR: “Muhammed Adnan Hocam, din neden vardır? Bu soruyu ateist bir arkadaşım sordu. Ben gerekli açıklamayı yapmama rağmen ikna olmadı. Bu sorunun cevabını sizden duyarsam çok sevinirim. Hayırlı akşamlar.” Biz fıtraten dini zaten anlarız, biliriz. Bir Allah olduğunu, bir Yaratıcı olduğunu, birçok şeyi biliriz. Ama detayları bilemeyiz. Detayları bilmemiz için de bu dünyayı yaratan Allah, bu dünyanın nasıl kullanılacağını bize yanında bir yazıyla bildiriyor. Buna din diyoruz

 Yani bize bir kitapla bildiriyor, buna din diyoruz. Yoksa dünyanın nasıl kullanılacağını bilmeyiz. Haşa, benzetmek gibi olmasın, mesela bir ilaç alıyoruz ama nasıl kullanılacağını bilmiyoruz. İçinde prospektüsü oluyor, açıp bakıyoruz, “ilaç şöyle kullanılır, şu dozda kullanılır, şöyle yapacaksınız. Bu şekilde kullanırsanız şifa bulursunuz “diyor. Aksi türlü zehirlenir, ölürüz. Tam denildiği gibi yapıldığında da şifa buluyoruz. İşte Kuran da, dünyanın tam nasıl kullanılacağını bize tarif ediyor. “Şöyle yaparsanız mahvolur, zehirlenir, ölürsünüz” diyor Allah. “Ama şöyle yaparsanız tam ayarında olur, çok mutlu olursunuz, çok sağlıklı olursunuz, güzel olursunuz. Ben de size güzel karşılık veririm” diyor Cenab-ı Allah.

 Kendimizden onu bilmemiz mümkün değil. Ama mesela arı için; arıya zaten vahyediyor bilgiyi Allah, hazır. Mesela yavrusuna nasıl bakacak, nasıl kovanını temizleyecek, yabancı bir arıyı nasıl öldürecek, balın kalitesini nasıl anlayacak, kıvamını nasıl bilecek, hangi açıda kovanda o bal peteklerini inşa edecek, peteklerini nasıl altıgen yapacak, altıgende açıyı nasıl yapacak… Yüzlerce, binlerce vahiy bilgisini, o kitabı onların o küçük, minik beyninin içine koyuyor Allah; onları şeriatını. Mesela arılar çok dürüsttür. Çok yardımsever, çalışkandır. “Allah çalışkan olun” diyor, çalışkan oluyorlar. “Temiz olun” diyor, “her gün temizleneceksiniz” diyor Allah. Patisiyle yüzünü siliyor, kollarını siliyor; orasını, burasını, bacaklarını her yerini siliyor. Gece-gündüz temizleniyor.

 Ama biz bunu bilemeyiz, bize Allah’ın öğretmesi gerekiyor. Onu işte dinle öğretiyor Allah bize, kitap göndererek öğretiyor. Bizim içimizden bir insan seçiyor Cenab-ı Allah, mübarek bir Peygamber seçiyor ona vahiyle ilka ediyor. Bu da kitap haline geliyor. Her yerde, evlerimizde Allah bize Kuran’ı yaratıyor işte böyle. Bunun içindeki bilgiye uyduğumuzda rahat ediyoruz. Uymadığımızda görüyorsunuz; Güneydoğu’da, Kuran’a uyulmadığında bak korkunç felaket meydana geliyor. Suriye’deki felaketin nedeni ne? Kuran’a uyulmadığı için. Libya’da ne? O. Afganistan’da ne? O. Amerika’daki ekonomik çöküntünün nedeni ne? O. Yunanistan’ın mahvolmasının nedeni ne? O.

 Dünyadaki intiharların nedeni, o. Kuran’a uyulmadığında dünya mahvoluyor, kavruluyor, yanıp bitiyor. Yani ilacın nasıl kullanılacağını, dünyanın nasıl kullanılacağını bize öğreten bir prospektüs gibi düşüneceksiniz. Haşa, benzetmek gibi olmasın, anlamanız için söylüyorum, inşaAllah.




Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın  A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını  bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder