07 Ocak 2013

Dünya Ordularının Büyük Bölümü Komünistlerin Elinde!


Çocuk gibi açıklamalar, inanılır gibi değil. Yapmaz diyor Karayılan, olacak iş değil diyor, PKK’yla alakası yoktur diyor. Cinler yapıyor. Komünist örgüt diyoruz, Stalinist-Leninist örgüt. Başka bir şey yapamaz zaten Stalinist-Leninist olunca. Bir tane yöntem vardır, oda bu. Adam niye silah bıraksın? Abdullah Öcalan’ın hapisten çıkması onlar için bir şey değil ki, konu değil ki. Örgüt cayır cayır faaliyetine devam ediyor. Abdullah Öcalan hastalanmıştı zaten yurt dışındayken, orasında burasında birçok yerinde hastalık olmuştu, 24 saat doktor var başında tam teşekküllü hastane gibi, yiyeceği, içeceği de önünde, gayet sakin istirahat ediyor, bahçede geziniyor tesisler var, spor tesisleri de var orada, oraya arkadaşta gönderdiler yanına, yani devletin güvencesinde, öldürülme riski olmadan yaşıyor. Daha önce çok tedirgin yaşıyordu, sağlık sorunlarıyla ilgilenemiyordu, şuan en ufak bir sağlık sorunu olsa, devlet ilgileniyor.

PKK hareketi de cayır cayır devam ediyor. Ve sorumlu yok. Önceden “Abdullah Öcalan yaptı” diyorlardı, sürekli onu arıyorlardı. Yani “onu yakalarsak iş biter.” Yakaladınız, hiçbir şey olmadı bakın. Yok diyorlar bu sefer;“Karayılan’dır.” Onu da yakalayın isterseniz, yine de devam eder. On binlerce Abdullah Öcalan var, on binlerce Karayılan var. Fikren yenilmedikten sonra, bu kafada devam ederler. Polis, jandarma onlara hiçbir etkisi olmaz. Bediüzzaman açık açık söylüyor. Hiçbir şekilde yenemezsiniz diyor, polisle jandarmayla diyor, fikren. Milleti böyle şeylerle oyalamak, yakışık almaz. Bakın diyorlar, “biz güzel bir çözüm bulduk bağlama yapacağız tam. Oturalım şöyle masaya” diyorlar, “Karayılan’da gelsin.”Ne istiyorsunuz? “Abdullah Öcalan’ın bırakılmasını. Bırakalım, bir evde tutalım.” Başka? “Sizde silahları bırakın, oh olsun bitsin tatlıya bağlayalım. Üzerine de bir zerde yiyelim şöyle, hoşaf, birde güzel limonata içeriz üstüne, konu tatlıya bağlanır. Otuz yıldan beri siz boş yere mücadele yapıyorsunuz, bizde otuz yıldan beri boş yere mücadele yapıyoruz” diyor. “Ne kadar kolaymış yöntem” diyor, “sadece Abdullah Öcalan’ın bir köşkte oturması, yüzme havuzunda yüzmesi bu kadar. Bu kadar basit diyor başka bir şey yok. Birde size özerklik verelim orada” diyorlar,“siz nasıl istiyorsanız artık, bundan sonra serbest” diyor.

 Bakın, İran, Rusya, Çin beraber, son zamanların en büyük kara tatbikatını yapıyorlar, komünist blok. Bunlar olduğu gibi PKK’yı destekliyorlar. Mesela İran PKK’ya karşı değil. Sonra dediğime gelecekler ama bayağı vaktimizi alacak. Devlet olarak, Darwinizm materyalizmi anlatacak, diyalektik felsefeyi anlatacaksın. Canlıların diyalektiği varsa, doğanın diyalektiği varsa, tarihinde diyalektiği vardır. Tarihin diyalektiği de dönüyor diyor adam. Komünal toplum, feodal toplum, kapitalist toplum yeniden döndü geldi diyor, komünal topluma geldi diyor. Açın bakın dünya tarihine diyor, bu akışı görebilirsiniz diyor adam. Biyolojik olarak da baktığınızda, evrimin açıkça olduğunu görüyorsunuz diyor. Dinlerde evrim geçirmiştir diyor. Devlette bunu destekliyor kitaplarda. İlk tek Tanrılı din; Museviliktir diyor. Çok tanrılı dinler vardı diyor. Baktılar ki, çok fazla Tanrı mantıksız teke indirelim diyor. Karar vermiş Hz. Musa (a.s), çok fazla tanrı mantıksız demiş, bir tane olsun demiş-haşa- ondan sonra diğer peygamberlerde demişler ki, gayet Hz. Musa (a.s) çok mantıklı bir yol buldu, bende mantıklı bir yol bulayım, bende tek Allah’a inanmayı ortaya koyayım, Peygamberimiz (s.a.v.) de haşa bakmış, iki dinde de çok mantıklı yönler var, o da oradan almış haşa, oda ortaya bir din koymuş. Böyle anlatırsan sen, insanların da tesadüfler sonucu maymundan geldiğini söylersen, adam da komünist olur işte.

Yani halk yine iyi dayandı Güneydoğu’da, helal olsun onlara, maşaAllah. Çoktan komünist olurdu orası, çok iyi dayandılar imanla. Sonra da özerklik istiyor adamlar, rahat, özerklik olunca çok daha rahat. Çünkü polis falan hepsi kendinden olacak. Halk dersleri mesela topluca sokağa bütün milleti doldurup, mikrofonlarla da cayır cayır komünist propaganda yapmak istiyor, daha kolay olmuş olacak. Halkın büyük bölümü cahil Güneydoğu’da, çoğu cahil. Onların bir suçu yok benim canlarımın, eğitilmediler, okulda yok, imkanda yok. Komünizmi cahil kitlelere, fakir kitlelere anlatmak çok kolaydır. Çünkü dünyayı çok basit anlatıyor komünizm, anlaşılması karmaşık değil. Mesela Marks, Kapital’i tuğla gibi yazmış ama anlatımı çok basit. “İlk önce kainatta” diyor, “fotonlar vardı, küçük maddeler vardı” diyor yeni şekillenen, “ondan sonra patlama oldu, kainat tesadüfen meydana geldi, tamamen tesadüf” diyor. “Tesadüfen de canlılar oldu, tarihte tesadüfler sonucu bu yönde gelişiyor” diyor ve “buna dönecek, mecburen dönecek” diyor.

 Adamlarda bir ideoloji var. Bir inanç var, sistem var ve savaş heyecanı var. Arazi, komünist gerilla yöntemlerine son derece müsait yani bu kadar olur. Ormanlık alan, mağaralar, kayalık arazi, arazinin girift ve karmaşık olması, çok fazla köy ve kasaba olması orada, yerleşim yerleri, meralar olması, halkın büyük bölümünün hayvancılıkla geçiniyor olması, araziye yayılmış bir yapının olmuş olması, gerilla savaşı için müthiş uygun ortam meydana getiriyor. Gerilla propaganda, komünist propaganda içinde çok müsait ortam var. Irak müsait, Suriye müsait. Suriye hep komünist, Irak’ta komünist. Orada antikomünist bir tane ülke var, İsrail var, o kadar. Mısır’da komünistlerin elinde. Müslüman kardeşler iktidara geldi, ordu; arkadaş dedi biz komünist sisteme alışığız, bizim dediğimizin dışında bir şey istemiyoruz dediler. Her önemli konuyu, her konuyu bize soracaksanız, bizim dışımızda olursa olmaz dediler. Güya Müslümanlar kardeşler iktidara gelmiş oldu. Yine komünist idare var. Müslüman kardeşler dedi ki, ne diyorsanız yapacağız. En alttan alınacak konu neyse onu yapalım dediler. Yok diyorlar, bu kadar basit.

Dünya ordularının büyük bölümü; komünistlerin elinde, ateistlerin, Darwinistlerin elinde. Mısır ordusu Darwinist, materyalist. Buyurun, istediğin kadar seçim yap, ne yaparsan yap. Çünkü alimlerin büyük bölümü Darwinist, Mısır gençliği Darwinist, materyalist. Sen Müslüman olmaya kalkıyorsun ama kökten inancını kaybetmişsin. Allah’a, Kitap’a inanacağın tamam doğru inanıyorsun, ne diyorsun? “Tesadüfler sonucu insan meydana geldi” diyorsun. Nasıl Allah inancı bu? Onun için bunlar, eninde sonunda bizim dediğimize gelecekler. Kör açmazın içindeler. Birde şuan çırpınıyorlar, bu açık net kesin gerçeği görmezden geliyorlar. Gayet derli toplu, çok net. Ateistlerle, Allah’a inananların bir mücadelesi var. İran’ı, halk zannediyor ki, Müslüman ülke. Değil, komünisttir İran. Tudeh Komünist Partisi iktidardadır. Fransa’da zaten Humeyni eğitildi, komünistlerle anlaştılar ve iktidara geldiler.

Komünistlerin şartı buydu, Darwinist-materyalist sistem olacak, materyalist eğitime devam edeceğiz, siz yine hayali Mehdi’den bahsedin, hurafelerden bahsedin bir mahsuru yok diyorlar. Sistem komünist olduktan sonra bir sorun yok diyorlar. Sistem komünist. Komünist bloğa bağlılar. Benim İran’la aram çok iyiydi, İran’ın komünist olduğunu söyleyince şimdi de ateş püskürüyorlar. İran’a ziyaretimiz olacaktı, onu da iptal ettiler. Dehşet içindeler şuan. Teşhis on ikiden çünkü. Ama bir yandan da ünlülerle görüşmek için bana ricacı oluyorlar. Ahmedinejat’la görüştürür müsün bilmem ne falan. Yine bu münasebetsizliklerine rağmen yine kabul ediyorum Müslüman olarak gördüğüm için iyi niyetle yaklaşılıyorum, yine şefkatle yaklaşıyorum, tek yanlı yardımcı oluyorum.


Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını  bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder