14 Mayıs 2012

Şeyh Nazım Kıbrısi'den Güzel Sözler !


Şeyhim Sultanım, Şeyh Nazım Kıbrıs-i Hazretleri bana ne güzel sözler etmiş. Sıradan bir okuyayım da, içinize bir güzellik olsun.

Diyor ki Şeyhimiz;  “Adnan Hocamız” bak “Adnan Hocamız” diyor, maşaAllah, “Kalu Bela’da”diyor. Daha kainat yaratılmadan önce “Kalu Bela’da Allah’a verdiği ahdini yerine getiriyor” diyor,“ustamızdır” diyor. Benim için maşaAllah, iltifat ediyor, “ustamızdır” diyor.

“Onu (Adnan Oktar’ı) Yediler bilir, onu ziyaret ederler, ona devamlı giderler” diyor. Benim için diyor ki, çoktatlı; “O hâkimse, ne derse yaparız” diyor, “onu kucaklar öperiz.” Şeyhim, 8 Nisan’da söylüyor. “Söylenecek meseleler onun kalbine verilmiştir” diyor, kendinden konuşmaz diyor.“Söylenecek meseleler onun kalbine verilmiştir. Devam etsin” diyor. Bakın devam etsin, durmasın diyor. Faaliyetlerimizi güzel buluyor Şeyhimiz tasdik ediyor.

Diyor ki;“devam etsin ve beklesin, onunla beraber olanlar da beklesin. Vakit yakındır” diyor, “ zuhur yakındır” diyor. Mart 2011. Şeyhimiz diyor ki yine; “elhamdülillah elinden tutacak kimse vardır” diyor benim için“yalnız değildir oğlum Adnan Bey” diyor. “Milletin içerisinde avam-ı nas’tan görünüyor” halktan herhangi birisi gibi görünüyor diyor, “lakin hakikati başka türlüdür” diyor.
 “Adnan Efendi Hocamıza, oğlumuza selamlarımı götürünüz.” Aleykum Selam. “Hepsine devamlı hayır temennisinde bulunuruz” diyor Şeyhimiz. “Şimdi gelen ilhamdır bu” diyor Şeyhimiz, o anda. Bana ilham geldi şu anda diyor, “şimdi gelen ilhamdır bu.” Benim için diyor ki; “O, onu anlar. Onun sırrını bilen bilir” diyor, “aslanımızdır” diyor benim için, elhamdülillah“ve ustamızdır” diyor. Bakın; “aslanımızdır, ustamızdır, Allah nurunu güneş gibi yapsın” diyor. Güneşe benzetiyor, maşaAllah. 1987’deki konuşmasında, yine bu tarz konuşmaları var Şeyhimizin.

Diyor ki; “Cenab-ı Allah Yusuf Peygamberin tecellisini ona giydirmek üzere ona” bana “halvet eylemiş” diyor. Yani cezaevinde Hz. Yusuf (a.s.) tecellisini o elbiseyi giydirmek için ona halvet emreylemiş diyor, “velayet sırrıyla zahiride başka da” diyor “velayet sırrıyla yapacağı, yapmakta olduğu hizmet vardır” diyor “velayet sırrıyla yapacağı” daha yapacağı devam edeceği “ve yapmakta olduğu hizmette vardır. Şimdi size Peygamber huzurunda size bir rütbe giydirilmiştir” diyor, Şeyhim. “Sizin velayetiniz vardır” diyor maşaAllah, Hüsn-ü zan ediyor. “Yani evliyullah’tan olduğunuz için, lakin şimdi o böyle tomurcuk gül olur, daha ne rengi belli ne şekli belli, ne kokusu belli” daha alametler yok diyor. “ O açıldığı vaktinde belli olur” diyor. Açıldığında belli olacak diyor. “Şimdi Adnan Bey’in hali de o kapalıdır” diyor. O gonca gül gibi kapalı şu an diyor. Fakat vakti geldiğinde açılacak diyor. “Hem manevi bir ruh, hem maneviyat giydirilmiş” diyor benim için elhamdülillah, “hem manevi bir ruh, hem maneviyat giydirilmiş ve bir anlayışta ilhamda size açılmıştır.” Allah tarafından hem bir anlayış ve ilham verilmiştir size diyor Şeyhim, maşaAllah. “Ondan sonra size bir varidat vardır” diyor. Yani ilham gibi. “Manevi varidat verilecektir size mükafat olarak” diyor.

Benim için yine diyor ki, Şeyhim maşaAllah; “Kendisi sabırlılardan yazılmıştır, sabırlılarında bir adım ötesi efendim razılardan da yazılmıştır. Razılık makamı da verildi ona” diyor, maşaAllah. “Ümit ederiz ki ileriye doğru Adnan Bey’in yapacağı mükemmel hizmetler vardır” diyor. Bakın 87’de söylüyor, maşaAllah. Bizim topluluğumuzu soruyorlar Şeyhimize “ne diyorsunuz?” diyorlar.

Diyor ki; “onlar alimdir, onlar bütün dünyanın küfrüne top atıyor” diyor, “küfrü bombardıman yapıyor bizim Adnan Hoca” diyor. Küfrü yerle bir ediyor, bombalıyor diyor. “Azametliydi” diyor. O devirde görmüştü beni “azametliydi” diyor, hatırasını söylüyor. “Karşısında lakırdı söylenmez. Kalbimizde olanlardandır o” maşaAllah, “acayip, acayip bir tecelli var üzerinde, kuvvetli tecelli var” diyor Şeyhimiz. “Bu kafasızlara anlatmak için ki” diyor. Bazı avanaklar var ya bize muhalif bazı kendini bilmez serseriler, “bu kafasızlara anlatmak için ki onun” beni kast ediyor, “söylediğine ve yazdığına cevap verecek adam yoktur” diyor. “Kim isterse olsun, mutlaka yener” diyor Şeyhim, maşaAllah. “Bende severim, severim acayip bir tecelli sahibidir o” diyor.

 “Türkiye’de bir tane” diyor Şeyhim “ikincisi yok” diyor, maşaAllah. “Adnan Bey oğlumuzun girdiği mecraya başkası giremez. Süveyş’ten bir gemi geçer, ikisi geçemez.” Bir tanesi geçer, bir tanesi geçemez. “O da o cinsten olan bir kimsedir” o türden olan bir kimsedir“Bir yoldan gider. Onun girdiği yere başkası giremez” diyor, Şeyhim maşaAllah. Dünya tatlısı. İltifatlar için Allah razı olsun diyorum. Ben, Allah’ın aciz bir kuluyum. Haddimin çok fevkinde hüsn-ü zan da bulunuyor, iltifatta bulunuyor. Ellerinden, ayaklarından öpüyorum, Şeyhimin. Dünya tatlısı dünyada bir tane, maşaAllah


Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın, "14 Nisan 2012tarihinde A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını  bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder