13 Mayıs 2012

Hz MEHDİ (a s)



“Dediler ki: 'Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün ve iki kere dirilttin; biz de günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi çıkış için bir yol var mı?'” (Mü’min Suresi, 11)

Ahrette söylüyorlar zaten, “Bizi geri gönder” diyorlar. Bu ahretteki sorgulamayla ilgili ayet. “iki kere öldürdün ve iki kere dirilttin.”

 Zer aleminde bir yaratılışımız var. Zer aleminde, Hz. Mehdi (a.s.)’a Allah soruyor, peygamberlere soruyor, herkese soruyor. Tevrat’ta geçiyor, Mesih (a.s.) sorgulanıyor. Cenabı-ı Allah söylüyor; “Çok acı çekeceksin, çok ıstırap çekeceksin” diyor Hz. Mehdi (a.s.)’a Tevrat’ta.  “Kabul ediyor musun görevi?” “Ya Rabbi iftiharla kabul ettim” diyor, 3 kere. “Çok acı çekeceksin. Kabul ediyor musun?” diyor. “Ya Rabbi iftiharla kabul ettim” diyor, maşaAllah

. Sonra Cenab-ı Allah dünyaya bırakıyor Hz. Mehdi (a.s.)'ı. Anadan babadan doğarak, dünyaya geliyor, inşaAllah. Acı çekecek, söz verdi. Ayette de var; Allah Zer aleminde peygamberlerden söz alıyor. Allah Resulullah (s.a.v.)’den söz almış. Hz. Musa (a.s.)’dan, Hz. İsa (a.s.)’dan, Hz. İbrahim (a.s.)’dan ve Hz. Nuh (a.s.)’dan söz aldı” diyor. “Size bir elçim gelecek, bir Mehdi gelecek, ona yardım edeceksiniz” diyor. “Bu ağır ahdimi üzerinize aldınız mı?” diyor. Peygamberler; “Ya Rabbi bu ağır ahdi aldık üstümüze” diyorlar. “Yapacağız yardımcı olacağız. Geldiğinde yardımcı olacağız.”

Bu aynı zamanda Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.)’ın yapacağı çalışmaya işaret eden bir ayettir.  Çünkü ahit veriliyor, inşaAllah. Hz. İsa (a.s.) ahit veriyor. Bir elçi gelmiş, ona yardım edecek. Tebliğci, bir Mehdi. Nasıl yapıyor? Veziri oluyor. Allah’a ahit vermişti ya, o ahdi yerine getiriyor. “Ya Rabbi bir Mehdi gönderdin. Ben de ona yardımcı oluyorum” diyor. “Bu ağır ahdimi aldınız mı üzerinize?” diyor. Nerede veriliyor bu söz? Zer aleminde. Şu an hatırlayamıyoruz. Düşünsek de aklımıza gelmez. Ama ahrette “aa” diyeceğiz, birden kafamızda canlanacak. “Biz söz vermiştik, şimdi aklımıza geldi” diyeceğiz. İmtihan sırrından dolayı şu an hatırlatmıyor Allah. Yoksa bir öldüğümüzde hatırlayacağız. Zer alemindeki o toplantıyı, Allah’ın peygamberlerden aldığı sözü, insanlardan. “Ben Rabbiniz değil miyim?” diye soruyor Allah. “Rabbiniz miyim Ben?” diyor. “Bela” diyorlar. “Ya Rabbi kabul ettik. Evet, Rabbimizsin” diyorlar. “Rabbiniz değil miyim ben?” diyor. “Evet Rabbimizsin” diyorlar. Arapçası; bela.

Zamanında millete kafa tutan, kaba dayılık yapan, adam yerine koymayan, aşağılayan, başbakanları tehdit eden, küfreden, korkutmaya çalışan adamlar, ne gariban haldeler. Allah Allah, Allah Allah. Mehdiyet, ahir zaman ne acayip. Hz. Hızır (a.s.) nerelere kadar girmiş. Hangi odalara girmiş, nerelere girmiş. Bir tane konuşma gözünden kaçar insanın, değil mi? Hiçbir konuşma Hz. Hızır (a.s.)’ın elinden kaçmaz. Her konuşma elinde. “Sen böyle konuşmuş muydun?” “Evet, konuşmuştum” diyor. “Sonra şunu yaptın” diyor. “Peki nasıl tespit ettiniz?” diyor. Anlayamazsın işte. “15 sene olmuş kardeşim, nasıl olur?” diyor. 30 sene olsun, 40 sene olsun. 60 sene öncekini sana söyler. 100 sene öncesini sana söyler. Sor söylesin, inşaAllah.

 Ali-İmran Suresi 81, Şeytandan Allah'a sığınırım;

“Hani Allah peygamberlerden 'kesin bir söz (misak)' almıştı: ‘Andolsun size kitap ve hikmetten verip’” Size Kitap vereceğim, hikmet vereceğim, peygamber yapacağım sonra sizi, diyor. “Sonra size beraberinizdekini doğrulayan” Mesela Kuran'ı tasdik eden veyahut Tevrat’ı tasdik eden, İncil’i tasdik eden “doğrulayan bir elçi geldiğinde” bir Mehdi geldiğinde, “ona kesin olarak iman edecek ve ona yardımda bulunacaksınız. Demişti ki: ‘Bunu ikrar ettiniz ve bu ağır yükümü aldınız mı?" Onlar ne diyorlar? İkrar ettik ya Rabbi, diyorlar. "İkrar ettik’ demişlerdi de ‘Öyleyse şahid olun, Ben de sizinle birlikte şahid olanlardanım’ demişti.” Kalabalığın içinde Cenab-ı Allah, bu sözü aldırıyor. Düşün istediğin kadar ama aklımıza gelmiyor. Hatırlatmıyor Allah.


Tevrat’ta diyor ki Hz. Mehdi (a.s.) için; “İnsanlarca Mehdi hor görüldü, yapayalnız bırakıldı. Acılar adamıydı, hastalığı yakından tanıdı. İnsanların yüz çevirdiği biri gibi hor görüldü, Ona değer vermedik” diyor. (Yeşeya 53:3) O yüzden bela yol bulup geliyor, Allah esirgesin. Hz. Mehdi (a.s.)'a tabi olmasa insanlık, kıyamet kopar. Tabi oldukları için kıyamet kopmayacak, inşaAllah.


“Oysa, bizim isyanlarımız yüzünden yararlandı” diyor. Yani dinsizliğimiz imansızlığımız yüzünden yararlandı, diyor Allah esirgesin. “Bizim suçlarımız yüzünden o eziyet çekti.” (Yeşeya 53:5-7) Mesela dinsizliğe, imansızlığa karşı mücadele veriyor o yüzden hapse düşüyor, hakaret ediyorlar, baskı görüyor. İnsanların suçu; Darwinist, materyalist düşünce. Onunla her türlü baskıya razı oluyor.


“Esenliğimiz için gerekli olan ceza ona verildi.” Yani insanların esenliği için gayret ediyor ama hapse düşüyor, ıstırap çekiyor. Fakat sonrada insanlar esenliğe kavuşuyor. O acıyı çekmese olmaz. “Bizler onun yaralarıyla şifa bulduk” diyor. “O baskı görüp eziyet çektiyse de ağzını açmadı.” Adamlar benim canımı yaktı gibi bir şey demiyor. “Kesime götürülen kuzu gibi, kırkıcıların önünde sessizce duran koyun gibi açmadı ağzını” diyor. Yaratılış Bölümü, 27-29.

“Uluslar sana boyun eğsin. Kardeşlerine egemen ol.” Bütün İslam alemine. “Kardeşlerin sana boyun eğsin. Sana lanet edenlere lanet olsun” diyor Allah.” Hz. Mehdi (a.s.)'a lanet edenlere Allah, lanet olsun diyor. Mahvedeceğim onları, diyor Allah. ”Seni kutsayanlar, kutsansın.” Seni kabul edenleri, seni sevenleri kutsayacağım, diyor Allah. Bereket vereceğim, güzellik vereceğim diyor.

“Mesih (Hz. Mehdi (a.s.) ) için şöyle yazılmıştır; Rab'bin Ruhu, bilgelik ve anlayış ruhu,” hem bilge ruhu, hem anlayış ruhu verilecek diyor Cenab-ı Allah, “öğüt ve güç ruhu, bilgi ve Rab korkusu ruhu onun üzerinde olacak” Allah’tan korkacak, bilgili olacak, güçlü olacak, öğütçü olacak. “Bu O'nun (Allah'ın) ona (Hz. Mehdi (a.s.)'a) salih işler ve cendere gibi sıkıntılar yüklediğini öğretir.” (Talmud, Sanhedrin 93b) Hz. Mehdi (a.s.)’ın on saniyesi, insanları çok perişan edebilir. Bir saatine dayanamaz insanlar. Allah diyor; “Çok sıkıntı çekeceksin, acı çekeceksin kabul ediyor musun? Çok acı çekeceksin” diyor. “İftiharla kabul ediyorum Ya Rabbi” diyor, inşaAllah.


Mezmurlar 22:6-8, Hz. Mehdi (a.s.) diyor ki, “İnsanlar beni küçümsüyor” Tevrat’ta, 3 bin yıl öncesinden. “Halk hor görüyor” beni diyor. “Beni gören herkes alay ediyor, gülüp baş sallayarak diyorlar ki, ‘Sırtını Rab'be dayadı, kurtarsın bakalım Allah onu, Madem onu seviyor, yardım etsin”  diyorlar dinsiz kesim. Hapse düştüğünde, acı çektiğinde.

 “Allah beni düşmanlarımdan kurtarır” diyor Hz. Mehdi (a.s.). “Başkaldıranlardan üstün kılar beni, zorbaların elinden alır beni” diyor.” “Meshettiği Krala, Davut'a ve soyuna, sonsuza dek sevgi gösterir” diyor Allah. “Rab, Kralını büyük zafere ulaştır” diyor. Kral Mesih-Hz. Mehdi (a.s.)’ı inşaAllah.


“Ya Rab, esirgeme benden sevecenliğini benden” diyor Hz. Mehdi (a.s.). “Sevgin, sadakatin hep korusun beni. Sayısız belalar çevremi sardı, önümü göremiyorum” diyor. “Başımdaki saçlardan daha çoklar.” Hz. Mehdi (a.s.)'ın saçına dikkat çekilmiş 3 bin yıl öncesinden. “Ne olur, ya Rab, kurtar beni! Yardımıma koş, ya Rab! Utansın canımı almaya çalışanlar, Yüzleri kızarsın! Geri dönsün zararımı isteyenler.” Öldürmeye teşebbüs ediyorlar Hz. Mehdi (a.s.)’ı, ona işaret ediyor Tevrat. “Rezil olsunlar!” diyor Allah. Tevrat’ta Allah 3 bin yıl öncesinden, Hz. Mehdi (a.s.) düşmanlarının rezil rüsva olacaklarını söylüyor. “Bana oh! Oh! çekenler” diyor. Oh oh olsun diyenler diyor. “Rezil olsunlar. Dehşete düşsünler utançlarından” diyor. “Sende neşe ve sevinç bulsun Bütün sana yönelenler! "Rab yücedir!" desin hep Senin kurtarışını özleyenler!” diyor. (Mezmurlar 40:11-16).

“Haksız yere zulmediyorlar” diyor Hz. Mehdi (a.s.), Allah’a şikayet ediyor. “Yardım et bana! Neredeyse sileceklerdi beni yeryüzünden” neredeyse öldüreceklerdi, diyor. “Ama ben Senin koşullarından” şeriatından, İslam’dan asla “ayrılmadım.” (Mezmurlar 119:86-87) diyor.


“Kurtar beni, çünkü Seninim, Senin koşullarına” senin şeriatına, İslam’a “yöneldim. Kötüler beni yok etmeyi beklerken, ben Senin öğütlerini okuyorum.” (Mezmurlar 119:94-95) diyor, inşaAllah.


“Yok yere zulmediyorlar bana önderler” devlet, diyor. Tevrat’ta 3 bin yıl öncesinden Hz. Mehdi (a.s.). “Oysa yüreğim, senin sözünle titrer.” Allah'ın hükmü ile titrer. “Ganimet bulan biri gibi verdiğin sözlerde sevinç bulurum. Tiksinir, iğrenirim yalandan, Ama Senin yasanı” İslam’ı, şeriatını “severim.” (Mezmurlar 119:161-163)

Allah diyor ki; “Davut soyundan güçlü bir Kral çıkaracağım.” Kral Mesih-Hz. Mehdi (a.s.). “Meshettiğim kralın soyunu Işık olarak sürdüreceğim.” Nur olarak sürdüreceğim. “Düşmanlarını utanca bürüyeceğim,” Rezil edeceğim diyor Allah, düşmanlarını. Utanç içine düşecekler, diyor. “Ama onun başındaki taç parıldayacak." (Mezmurlar 132:17-18) diyor. Pırıl pırıl parlayacak diyor.


“Ya Rab: "Sığınağım, Yaşadığımız bu dünyada nasibim sensin. Haykırışıma kulak ver kurtar beni ardıma düşenlerden,” diyor. Hz. Mehdi (a.s.)'ın takip edileceğini Tevrat işaret ediyor. “Çünkü benden güçlüler. Çıkar beni zindandan” diyor. Hapse gireceğini söylüyor Hz. Mehdi (a.s.)’ın-Kral Mesih’in. “Adına şükredeyim. O zaman doğrular çevremi saracak,” Hz. Mehdi (a.s.)’ın talebeleri çevremi saracak.” Hz. Mehdi (a.s.) talebeleri çevremi saracak. “Bana iyilik ettiğin için.” (Mezmurlar 142:5-7) diyor, Cenab-ı Allah.

“Bundan dolayı Ona ünlüler arasında pay vereceğim” diyor Cenab-ı Allah. Onu ünlü yapacağım diyor, ünlülerden olacak diyor. Bir pay vereceğim ona ünlülerden, diyor inşaAllah. “Ganimeti güçlülerle paylaşacak.” Zengin olacak diyor. “Çünkü canını feda etti (Allah yoluna).”

Hz. Mehdi (a.s.)’a Allah sesleniyor; “Korkma, çünkü Ben seninleyim, yılma, çünkü Allah’ın Ben’im. Seni güçlendireceğim, evet, sana yardım edeceğim; Zafer kazanan sağ elimle sana destek olacağım." Yani sağ el demek; Allah’ın gücü. “Sana öfkelenenlerin hepsi utanacak, rezil olacak” Diyor Allah Hz. Mehdi (a.s.)’a, sana öfkelenenleri rezil edeceğim diyor. “Sana karşı çıkanlar hiçe sayılıp yok olacak. Seninle çekişenleri arasan da bulamayacaksın.” Perişan edeceğim, diyor. Nerede, diye arayacaksın sana düşman olanları, hepsini helak edeceğim diyor. “Seninle savaşanlar hiçten beter olacak.” (Yeşeya 41:10-12) diyor. Çok beter hale getireceğim diyor Allah.


“Sana saldıran herkes önünde yenilgiye uğrayacak. Ama sana karşı yapılan hiçbir silah işe yaramayacak” diyor. Ne atom bombası, ne şu, ne bu, hiçbir silah sana işe yaramayacak. Bunlar hadislerde de var ama yanlış anlıyorlar. Allah o silahı kullandırtmayacak. O anlamda. Yoksa silah tabii ki patlar parçalar da; sana silah yönelmeyecek, diyor Allah. “Mahkemede seni suçlayan her dili suçlu çıkaracaksın.”  (Yeşeya 54:15-17) Seni mahkemeye verecekler diyor, sen onları suçlu çıkaracaksın diyor o ahlaksızları. Rezil rüsva olacaklar diyor.

“İlk olarak, Mesih (Hz. Mehdi (a.s.) ) ancak uzun ve zorlu denemeler sonrasında en yüksek makama ulaşacaktır.” Allah onu uzun deniyor. Mesela 40 yıl ve zorlu denemeler; hapisler, ıstıraplar, sıkıntılarla deniyor. “En yüksek makama ulaşacaktır;” “Hatem-e Velayet” en yüksek makam. “Hatem-i Veli” gelmiş geçmiş en büyük veli. Üç bin yıl öncesinden Tevrat bildiriyor. “Mesih (Hz. Mehdi (a.s.) ) ancak uzun ve zorlu denemeler sonrasında en yüksek makama ulaşacaktır. Ve ikincisi bu denemeler ona bir tür işaret olarak gönderilecek ve böylece belalarla kuşatılmışken davranışlarının saflığının koruduğunu gördüğünde” yani güçlü imanını, kararlılığını gördüğünde kendisinin “Mesih kendisinin beklenen şahıs olduğunu anlayacaktır.”

Yani bir olağanüstülük görecektir kendisinde diyor. Yani çileye, ızdıraba, acıya sabretmesinde, yılmamasında kıyas yaptığında bir fevkaladelik olduğunu görecek diyor. O zaman Hz. Mehdi (a.s.) olduğunu hüsn-ü zan edecek diyor, inşaAllah.

“Allah dünyayı yarattığında, Yüce Arşından... Mesih’i bir varlık olarak var etti.” Tevrat’ta bu şekilde inanç. “Ona şöyle söyledi: (Mehdi’ye) Benim kullarımı 6000 yıl sonra” şu an o devirdeyiz 6000 yıl sonra, 2012 tarihi. Tam 2012’yi buluyor, 6000 yıl sonra. “iyileştirip, kurtaracak mısın?” diyor Cenab-ı Allah, zer âleminde soruyor Hz. Mehdi (a.s.)’a. O da Mehdi de Kral Mesih de cevap verdi. “O da yani Kral Mesih de cevap verdi: ‘Evet yapacağım ya Rabbi” diyor. Daha sonra Allah ona dedi ki: “Sonra... eziyetlere sabredecek misin” diyor Cenab-ı Allah. “çünkü şöyle yazılmıştır” diyor Cenab-ı Allah “Acılarımızı o yüklendi” [Yeşaya, 53:4]. Mesih, O’na [Allah'a] cevap verdi; “ya Rabbi onlara sevinçle sabredeceğim.” (Zohar, 2:212) Çok manidar. 2012’ye bakıyor. “Mesih de (Hz. Mehdi (a.s.)), aşkından dolayı tüm bu acıları ve sıkıntıları üzerine aldı, çünkü Yeşaya 53’te şöyle yazılmıştır, “O baskı görüp eziyet çekti.” Hz. Mehdi (a.s.)’ın özelliği.

“Davud oğlu Mehdi’nin geleceği dönemde, yiğit adamlar” Hz. Mehdi (a.s.) talebeleri “şehirden şehire dönüp dolaşacaklar fakat onlara iyilik gösterilmeyecek.” Terslik yapılacak, bir şey yapacaklar, engellenecek, bir şey yapılıyor, baskı yapılacak. “Günahtan korkanlardan” yani günaha girmekten çekiniyor ya Müslüman “nefret edilecek ve fıkıh ilimlerine iftira edilecek.” Yani kötü gösterilecek fıkıh. (Acharei Mot:36, Cümle 213)


Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın, "13 Nisan 2012tarihinde A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını  bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder