12 Şubat 2013

İttihad-i İslam Olsun da Rahat Edelim !


Ahir zamanın önemli günlerindeyiz. Bu aylar, bu günler çok önemli. Hayati birer dönüm noktaları, inşaAllah. Gidişat da tam hadislerdekine uygun. Hayrettir mesela Kabe’deki olayları söylüyor Resulullah (s.a.v.). Aynısı. Suriye’deki olaylar aynısı. Afganistan aynısı. Hepsi aynı. Milimi milimine. Normalde dünya böyle bir olayı tam fark etmiş olsa, cemaatler Peygamberimiz (s.a.v.)’in mucizesini gündeme getirse, dünyada Peygamberimiz (s.a.v.)’e karşı müthiş bir hayranlık meydana gelir. Nostradamus’a bile müthiş hayranlar. Peygamberimiz (s.a.v.)’in bütün söyledikleri çıkmış, yer yerinden oynar. Peygamberimiz (s.a.v.)’in mucizelerini söylemek, Peygamberimiz (s.a.v.)’i sevdirmek varken, birçok insan bu mucizeleri hasetlik yönüyle gizliyor. Haset ettikleri için gizliyorlar.

Peygamberimiz (s.a.v.)’in mucizeleri dünyaca şu an bilinmiyor. Çok az bir çevrede biliniyor. Yani dünya geneline göre az çevrede biliniyor. Israrla da bu kafada devam ediyorlar. Daha hala siyasi yöntemlerle, dünyevi yöntemlerle, demagojiyle bölgesel rahatlıklar peşinde gidiyorlar. Tek tek, işte biraz şurayı kurtaralım, biraz orayı. Orayı kurtaralım derken, orası batıyor, öbür tarafı kurtaralım derken, öbür taraf batıyor. “Hadi kan yardımı yapalım” diyorlar, “pansuman malzemeleri gönderelim, ilaç gönderelim, acıyı dindirecek uyuşturucu ilaçları temin edelim.” Kafa, bu kafa. Yani İttihad-ı İslam olsun da rahat edelim, Allah’ın rızasını kazanalım demeleri lazım.


Bu yazı, Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'de yaptığı sohbet programından alınmış bir bölümdür. Sohbetin tamamını  bu adresten seyredebilir veya deşifresini okuyabilirsiniz. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder